Eşimin ayakkabıcıya verişi

Antalya'da yaşıyoruz eşim dolgun fiziği ile çok güzel bir kadın. Mini etekler giyip dikkatleri üzerinde toplamaktan zevk alır.

Başkalarının ona bakması benim de hoşuma gidiyor.Eşimi başka erkeklerle hayal ediyor sevişirken fanteziler kuruyorum.Bunu eşime defalarca söyledim ama bugüne kadar güzelliğini sergilemekle yetindi.

Alışverişe çıkıp, oradan da bir yerlere eğlenmeye gidecektik.Eşim giyinirken onu izledim.Yine çok seksi göğüs dekolteli mini bir elbise giyince beni çok heyecanlandırmıştı.

Elbise minicik olunca, eşime alış verişe gidiyoruz değil mi dedim.Evet hayatım önce alış verişe gidelim ama biraz da seksi olup dikkat çekeyim değil mi dedi. 

İstediğin kadar seksi ol, seni böyle görmek bana zevk veriyor dedim.Zaten sutyen takmadım istersen şu minicik elbiseyi de çıkarıp sadece string ile gideyim dedi. 

İstersen onuda çıkar bebeğim, diyerek kalçasını okşarken elbiseden taşan göğüslerine kafamı gömüp öptüm.

Hazırlandı ve çıktık, arabayı park edip dolaşmaya başladık.Gezerken vitrinde çok güzel bir ayakkabı görüp bakmaya karar verdik ve içeri girdik. Ayakkabıyı işaret ederek denemek istediğini söyledi.

Birkaç dakika sonra ayakkabı geldi, adının Metin olduğunu söyleyen oldukça yakışıklı adam bize hoş geldiniz derken eşimi tepeden aşağı süzüyordu.

Mini elbisesinin altındaki sütun gibi bacakları ve dekoltesinden taşan göğüsleri ile eşim fazlasıyla dikkat çekiyordu. Eşimi koltuğa oturttu ve ayakkabı denemeye başladılar, bende uzaklaşıp mağazanın diğer tarafında erkek ayakkabılarına bakmaya gittim.

Eşim mini elbise ile oturunca, İncecik külotuyla müthiş frikikler verdiği belliydi.Benim zevk alacağımı bildiğinden gayet rahat davranıyor topladığı ilginin tadını çıkarıyordu. 

Bu arada ayakkabının biri gidiyor diğeri geliyor, eşimin hiç acelesi yoktu, Metin önünde eğilmiş giydiriyor çıkarıyor, eşim arkasına yaslanmış  bacakları açmış canlı yayın yapıyordu.

Giydiği ayakkabıya bacağını yukarı kaldırıp bakıyor, bacak bacak üstüne atıp bakıyor her türlü manzarayı sunuyordu.Arkasına yaslanınca mini elbise iyice yukarı sıyrılmış ince tül külotu tamamen ortaya çıkmıştı.Elbiseden taşan göğüsleri de mükemmel görünüyordu.

Diz üstüne çıkan uzun bir çizme giydiriyordu, çizmenin fermuarını yukarı çekerken adam resmen eşimin bacaklarını okşuyordu. Eşimin bu işten oldukça zevk aldığı her halinden belli oluyordu.

Eşim ara ara bir şuh kahkaha atıyor, adam aldığı cesaretle daha rahat davranıyordu.Oldukça yüksek topuklu fantezi bir ayakkabı daha getirdi, eşim bu ayakkabıyı giydi ve ayağa kalkıp kendini aynada seyrederken muhteşem görünüyordu.

Yüksek topuklu ayakkabılar yüzünden elbisenin eteği daha da kısalmıştı.Çok seksiydi, onu böyle görmek beni azdırıyordu. 

Eşim yüksek topuklu ayakkabı giyer ama bu çok yüksekti ve eşime çok yakıştı.Eşim adama farklı bir model sordu adam yukarıda depoda olduğunu söyledi isterse beraber bakabileceklerini de  ekledi.

Eşim bana işaret ederek ben birkaç model daha bakacağım dedi ve üst kattaki depoya çıktılar.

Az sonra bende yukarı çıktım ama baktım onları göremedim. Nerede olduklarını düşünüyordum ki,içeriden gelen gülüşmeleri duydum ve usulca içeriye girdim odanın bir arka bölmesi daha olduğunu gördüm bir komando misali kendime bir mevzi buldum ve onları izlemeye koyuldum.

Metin  eşime sürekli olarak iltifatlar yağdırıyordu. Eşimin bu iltifatlardan ve güzel sözlerden etkilendiği her halinden belli oluyordu.

Baldırların yarısına kadar bağcıklı yazlık fantezi bir ayakkabı vardı elinde eşime ayakkabının tekini giydirdiğinde bağcıkları bağlarken resmen baldırlarını okşayıp arada bir kaç öpücük kondurmuştu.

Eşimin ilgiden memnun olduğu her halinden belliydi.Arkasına yaslanıp elbisenin altındaki güzelliği ortaya çıkarmıştı.

Ayakkabının diğer eşini giydirirken bu kez işi biraz daha ilerletip bu kez  ateşli öpücükler konduruyordu.Öpücükler yavaş yavaş yukarıya çıkarken öpmeyi bırakıp yalıyordu. Eşimde hızlı hızlı nefes almaya başladı.Anladığım kadarıyla film kopmak üzereydi. Ben bu arada çok zevk alıyordum ama kıskançlıktan da çatlamıştım.

Eşimin güzel bacaklarını yalaya yalaya külotuna gelmişti ve eşim artık gözlerini kapatmış adeta uçuyordu. Odanın içi resmen eşimin am kokusuyla dolmuştu.

Metin eşimin amını yaladıkça derin derin inlemeye başlamıştı.Bir süre sonra ayağa kalktı ve karımın o güzel dudaklarına yumuldu.Artık kendilerinden geçmişlerdi.

Fermuarı indirip aletini çıkardı, en az 20 cm vardı, eşim eline alıp sıvazlarken gözlerini kocaman açmış büyüklüğüne hayretle bakıyordu.Sonra öpüp yalamaya başadı, biraz yaladıktan sonra karımı kaldırıp dolaba yasladı.

Ayakta sevişmeye başladılar eşimin bacaklarını iyice araladı ve aletini kadınlığına yaslarken eşimde dudaklarına yapışmış ateşli bir şekilde öpüşüyordu. 

Önce ufak vargeller şeklinde gidip gelmeye başladı, sonra tek bir hamlede o koca aletin tamamını eşimin derinliklerine soktu. Eşimden  küçük bir ah sesi yükselirken Metin hızlı hızlı gidip gelmeye başladı. Tempo giderek hızlanırken eşim içindeki kocaman aletin tadını sonuna kadar çıkarıyordu.

Dolaba yasladığı eşimin daha derinliklerine girmek için bacaklarını beline dolayıp kalçalarından tutarak aleti köklüyordu.

Yaklaşık 5 dakika sonra Metin karımın şeftalisinden çıkarıp büyük bir zevkle boşalmaya başladı. O ana kadar eminim eşim de en az  3 kez orgazm olmuştur.

Terden sırıl sıklam olmuşlardı ve nefes nefeseydiler. Eşimin bacakları titriyor, kadınlığından ve bacaklarından zevk suları akıyordu.Onlar toparlanırken ben geldiğim gibi usulca ayrıldım. 

Aşağıya inip bir süre bekledim, biraz sonra ikisi de geldi, eşimin yüzünde mutluluk ifadesi hakimdi.Makyajını tazelemiş ve terlerini silmişti.

Beğendin mi karıcım dedim. Seni beklettim ama 2 tane ayakkabı beğendim, üstelik benim için bir alana bir bedava kampanya yaptılar dedi.

Ayakkabı paketlerini alıp çıkarken Metin'e teşekkür eden eşim başka modelleri görmek için tekrar geleceğini söyledi.

Arabaya atlayıp gece kulüplerinden birine gittik.Yolda giderken eşimin bacaklarını okşayıp, mini elbisenin altına elimi soktum. Külot yoktu ve önü vıcık vıcık ıslaktı.Parmak uçlarımla ıslak zevk sularından alıp yaladım ve bebeğim bugün beni kudurttun dedim. 

İtiraf edeyim bende çok büyük zevk aldım ama unutma bunu sen istedin dedi.Evet ben istedim ve böyle fantezilere devam edelim dedim.Bu kadar heyecan yaşayacağımı bilsem daha önce kabul ederdim dedi.

Gece kulübüne girip önce bir köşede biraz oturup nefeslendik.İkimizde büyük bir heyecan ve zevk yaşamıştık.İçkilerimizi yudumladıktan sonra haydi eğlenmeye devam edelim şimdi piste çıkıp o sikilmiş amını sergileyelim dedim.

Dudağıma yapışıp öptü sen iste yeter dedi. El ele tutuşup piste çıktık, öylesine coştuk ki pistte sevişir gibiydik.Hiç kimseye aldırış etmeden sabaha kadar dans edip çılgınca eğlendik.

Zevk ve eğlence dolu günün ardından bu büyük keyfi daha sık yaşama kararı aldık.

Kızımı banyoda zıplattım

Aslen İzmirli olup eşim sevcan ve kızım eda ile birlikte memuriyetim gereği samsunda oturmaktayız. Hafta içi bir gün İzmir'den acı bir haber aldık, eşimin bir yakını vefat etmişti.

Yakın bir akraba değildi ama eşim gitmek istiyordu. İzin alamayacağımı ayrıca kızımız edanın okulu olduğunu ve okul sonrası tenis kursuna gittiğini hatırlatıp bunun için gidemeyeceğimizi ama isterse onu gönderebileceğimi söyledim.

Eşim kısa sürede hazırlandı onu terminale götürüp İzmir otobüsüne bindirdim. Eve döndüğümde eda salonda televizyon izliyordu. Banyoya gidip duş aldım. üzerime bir şort giyip salona gelip edanın yanına oturdum. Sıhhatler olsun diyerek beni öptü. Eda 18 yaşında tatlı bir kızdı. Tek çocuğumuz olduğu için onu şımartır bir dediğini iki etmezdim. Eda ile şakalaşırken oyunlar oynarken her tarafına eller onun düzgün fiziği pürüzsüz bacakları ,belli belirsiz göğüslerini çaktırmadan okşardım.

Uzun zamandır tasarladığım fakat uygulama fırsatı bulamadığım hayalim için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyordum. Salondan kalkıp edanın odasına geçtim. Bilgisayarı açıp porno bir film izlemeye başladım. Filmi ekranın altına atıp İnternetten pornografik sitelere girdim ve onlarıda ekranın altına attım. Hoparlörün sesini kısıp bilgisayar koltuğunu sonuna kadar arkasına yaslayıp şortumun içindeki aleti ayarlayıp eda ya seslendim.

Eda gelince gel internette sörf yapalım diyerek kucağıma oturttum. Sıradan birkaç site gezdikten sonra koltuğun arkasına yaslanıp sen devam et dedim. Ben arkama yaslanmış onu izliyorum ,onun kalçaları ise benim aletimin üstünde dans ediyordu.

Ekranın altına attığım sayfaları açtıkça ekrandaki açık saçık resimleri dikkatle inceliyordu. Aleti şortumun içinden çıkarmaya karar verdim. Hoparlörün sesini açar mısın dedim. Kalkıp öne doğru eğildiğinde aleti şorttan çıkarıp üzerine oturmasını sağladım. aletim geceliğinin altındaki külota dayanmış giderek hareketleniyordu. Eda ise porno sayfaların birini kapatıyor diğerini açıyordu.

Filmi açma zamanı gelmişti , öne doğru eğilerek filmi tıklayıp tam ekran yaptım. Arkama yaslanıp filmi izlemeye başladım. Daha sonra filmi ileri geri alma bahanesiyle kucağımdaki edanın altında gidip geliyordum.

Eda filmi izledikçe külotunu zorlayan sertliğin nedenini anlamış sorular soruyordu. Arkama iyice yaslanıp edayı aletin üstünde tutarak filmi izleyelim bittikten sonra her şeyi anlatacağım dedim. Film bittiğinde soracak soru kalmamıştı.

Bilgisayarı kapatıp salonda tv izlemeye başladık. Ben tekli koltukta oturuyordum eda ise üçlü koltuğa uzanarak izliyordu. Aradan biraz zaman geçti arkasını döndü , uyudu diye düşündüm. Vakit geç olmuştu tv yi kapatıp edanın yanına geldim.

Kalkıp yerine yatması için seslenecektim. Uyur numarası yapıyordu. Burada uyunmaz hadi kucağıma alayımda yatağına götüreyim dedim. Kucağıma aldığımda gözleri kapalı bir şekilde annem yok bugün senin yanında yatayım dedi. Yatak odasına götürüp yatırdım.

Gece lambasını yakıp ışığı söndürdüm. üzerimdeki şortu da çıkarıp yatağa uzandım. Eda arkasını dönmüş uyur numarasına devam ediyordu.

Hava sıcak bunalırsın diyerek üzerindeki geceliği çıkardım. şimdi sadece külotu kalmıştı. Biraz öyle yattıktan sonra külotunu yavaşça çıkardım. Tam arkasına yanaşıp aleti bacak arasına doğru yerleştirip onun gibi yan yatarak ona sarıldım.

Uyumak bir yana kalbi hızla çarpıyordu. aletim cinsel bölgelerinde dolaşırken nefesleri hızlanıyordu. Arkasından çekilip sırt üstü yatırdım. Elimle bütün vücudunu okşayıp cinsel organını biraz oynadım. Sonra bacaklarını aralayıp dilimle o körpecik amını doyasıya öpüp yaladım. O hala uyur numarasına devam ediyordu. Kalkıp aletimi yüzüne dudaklarına sürdüm. Ağzına alması için iki dudağının arasına gidip gelmeye başladım. Her gidip gelişimde birazcık daha soktum ağzına. Aletin sadece kafası ağzındaydı , öylece hızlanıp zevkin doruğuna çıktım. Banyoya zor yetişip oraya boşaldım.

Sabaha kadar edanın öpülmedik , koklanmadık , yeri kalmadı. aletimi vücudunun her tarafında gezdirip göbeğine , göğüslerine ve kalçalarına defalarca boşaldım. Sırtüstü yatıp üzerime aldım alt alta üst üste her şekilde yattık.Uyur numarasına devam ediyordu ancak sabaha yakın üzerimde uyudu.

Sabah erken kalkıp külotunu ve geceliğini giydirdim ve üzerine bir çarşaf örttüm. Okulu sabahçı olduğu için erken gitmesi gerekiyordu. Kahvaltısını hazırlayıp duş alması için uyandırdım. Zorda olsa kalktı kahvaltısını yaparak okula gitti.

İşyerimde gece olanları düşünüp akşamı iple çekiyordum. İşten biraz erken çıkıp eve geldiğimde eda tenis kursundan dönmüş duş alıyordu. Bu fırsat kaçmaz diyerek soyunup banyoya girdim.

Eda arkası bana dönük duş alıyordu banyoya girdiğimi görünce hoş geldin babacığım bugün erken geldin dedi. Kendimi iyi hissetmediğimi bunun için erken çıktığımı söyledim. Arkası bana dönük duş alamaya devam ediyordu .Sırtını sabunlama bahanesiyle şampuanla omuzlarından başlayarak sırtını , belini , kalçalarını , bacak arkalarını , topuklarına kadar masaj yaparak sabunladım.

Topuklarına geldiğimde yere oturmuştum. Arka taraf bitince önünü döndü ve bacaklarını hafif araladı. Adeta sıra ön tarafta diyordu. Ayak parmak uçlarından başlayarak bacaklarını , amını , göbeğini , göğüslerini yine masaj yaparak sabunladım. Ayağa kalkmıştım fakat aletimde ayaklanmıştı.

Sabunlu vücudunu yıkayıp kenara çekildi. Ben arakamı dönüp duş almaya başladım. Elinde şampuan şişesi ile kolumdan çekerek istersen sırtını sabunlayayım dedi.

Zaten beklediğim buydu onun için tabi dedim.

Benim yaptığım gibi sırtımı sabunlayıp topuklarıma geldiğinde bende onun gibi yapıp önümü döndüm ve bacaklarımı hafif araladım.

Aletim dimdik ayaktaydı parmak uçlarımdan başlayıp aletime geldiğinde edanın başı aletim hizasında idi ve dudakları aletime bir dudak mesafesi yakınlıktaydı.

Başının arkasından küçük bir dokunuşla dudaklarını aletime yapıştırıp devam etmesini söyledim.

Biraz öptü ama yeterli değildi. şampuan ile aletimi sıvayıp elime bolca şampuan döktüm ve edanın önünü şampuanladım. Bacaklarını açıp kucağıma aldım.

Amının küçücük dudakları arasından girmek için kucağımdaki edayı ritmik hareketlerle aletin üstüne bırakıyordum.

Aletin kafası girince kendini sıkıp kasmaya başladı. Sıkma kendini serbest bırak dedim. Gevşeyip kendini serbest bırakınca ; ani bir hareketle tamamen aletin üstüne bırakıp bastırdım aynı zamanda aletimle daha derine girebilmek için hamle yaptım. Aletim tamamen içinde kaybolmuş adeta bir volkana düşmüştü. Aynı anda edanın çığlığı ortalığı inletiyordu.

Bir elimle ağzını kapatıp tamam çıkaracağım ama ağzını açtığımda bağırma dedim.

Koltuk altlarından tutarak kaldırmaya çalıştım ama aletim oraya çakılmış gibiydi ve zevkten ölüyordum. Hızlı bir şekilde kaldırıp içinden çıktım. Eda’dan kan benden döl boşaldı.

Çıtır kızımı çıtırdattım

Ben 39, eşim Zeliha 37 yaşında. Sarışın ve beyaz tenli olan eşim güzel ve alımlıdır. Kendisine bakar, hiçbir şeyi kafasına takmaz.

Kadir ve İrem isminde iki çocuğumuz var. Antalya’da reklam ve afiş üzerine çalışan özel işyerim var. 

17 yaşındaki oğlumuz Kadir ile 16 yaşındaki kızımız İrem geçinemeyip sürekli kavga edince Lise 2 ye giden Kadir’i dedesinin yanına Konya’ya Anadolu Lisesine kaydettirdik.

Lise1 e başlayan kızımız İrem ise bizim yanımızda okuyor. İkisinin de dersleri iyi ancak bir araya geldiklerinde fırtınayı koparıyorlar. Bizdeçareyi ikisini ayırmakta bulduk.

Ben işim sebebiyle gidemediğim için eşim Zeliha kafasına esdikçe iki üç haftada bir oğlumuz Kadir’in yanına gider. Üç beş gün hem anne babasını hem de kadir’i görüp hasret giderdikten sonra döner.

Eşim sabah kalktı hiç planda yokken Konya’ya gitmek istediğini söyledi. Yine özledin Kadir’i herhalde dedim. Yaa bir görüp geleyim dedi. Kahvaltıdan sonra eşimi terminale götürüp yolcu ettim.

İş yerime döndüğümde kızım İrem aklıma geldi. Okuldaydı ve annesinin Konya’ya gittiğinden haberi yoktu. 

Son zamanlarda minicik okul eteği ile gözüme takılan ve gün geçtikçe serpilip güzelleşen İrem’i düşünerek akşamı ettim.

Eve vardığımda İrem’e annen yokken evin hanımı sensin hadi bakalım yemeği hazırla dedim. Yaaa baba diye mızlanmaya kalkınca, hem ona gaz verip hem de gönlünü okşayarak; annen bu evin kraliçesi, o ne derse olur ama o yokken bu eve bir hanım yani bir kraliçe lazım değil mi? Bak etrafına senden başka kraliçe görebiliyor musun dedim. 

Tamam ama şu an çok acıktım, çabucak yapılacak bir şey yok, dışarıdan hazır söyleyelim dedi.

Kraliçe sensin, tamam karıcım, söyle bakalım canın ne istiyor dedim. Karıcım deyince gözüme baktı, bir şey söylemesini beklemeden, bu evin hanımı sensin bende evin hanımına karıcım derim. Şimdi söyle bakalım ne yiyelim dedim.

Şunu yiyelim bunu yiyelim diye konuştuktan sonra, en çabuk gelebilecek yiyeceğin döner olduğunda karar kılıp siparişleri verdik. Kısa sürede geldi, bizde iyice acıkmıştık zaten, mutfak masasına açtık paketleri ve orada yedik.

İrem sofrayı toplarken bende oturma odasına geçmek üzere kalktım. İrem’in yanından geçerken kalçalarını elimin tersiyle hafifçe okşayarak, karıcım hadi iki tane kahve yapta karşılıklı içelim dedim.

Tamam, sen geç, şunları toplayayım ondan sonra yaparım dedi. Oturma odasına geçip televizyonu açtım. Kanalları tur atıp magazin programı bulunan bir kanalda durdum.

Biraz sonra İrem elinde kahve tepsisi ile geldi. Bana tepsiyi uzatıp kafasını iki yana sallayarak buyur kocacım dedi.

Teşekkür edip kahvemi aldıktan sonra gel şöyle yanıma otur birlikte içelim dedim. Kahveleri içerken magazin programındaki yıldızlardan konuşmaya başladık. 

Her fırsatta İrem’i övüyor güzelliğinden söz ediyordum. İrem bir elbiseyi beğendi, sen giysen sana dahaçok yakışır dedim. Programdaki kadının saçlarını beğendi bende saçlarını okşayarak seninkiler daha güzel onun gibi kuaföre gitmiş olsan seninkiler süper olur dedim. Birinin makyajını ağır buldu, ben hemen sen makyajsız ondan güzelsin dedim.

En masum ifadesiyle yüzeme bakarak güzelim dimi dedi. Karıcım bunlar senin eline su dökemez dedim ve gülüştük.

Ama istiyorsan seni yarın kuaföre götürür saçını ve makyajını yaptırırım dedim. Buna çok sevindi ve boynuma sarıldı.

Kahveler bitti, bir süre televizyon izledik, daha sonra meyve yedik yatma zamanı gelmişti. İrem Oturduğu kanepede uyuklamaya başlamıştı. Biraz daha bekleyip gözleri kapanınca hadi yatağımıza gidelim diyerek koluna girip yatak odamıza götürüp yatırdım.

Üzerinde penye bir tşört altında ise yine penyeden bir kapri vardı. Oturma odasına dönüp televizyonu kapattım. Sonra üzerimdekilerin hepsini çıkartıp yatak odasına geldim. Yavaşça yatağa uzanıp bekledim. 

Sırtı bana dönük yan yatmış olan İrem’e arkadan sarıldım. Kalbi küt küt atıyor, uyur numarası yapıyordu.

Sırtını, kollarını, bacaklarını ve saçlarını uzun süre okşadım. Sonra kaprisini yavaşça aşağı çektim. Hafiften bir mızlanacak olunca, güzel karıcım seni yarın kuaföre götürüp saçını ve makyajını yaptırıcam. Saçlarına fön de çektiricem diyerek sesini kestim.

Sırt üstü yatırıp Tişörtünün altından göğüslerini bir süre okşadım. Tişörtünü çıkarıp atarken yine mızlanacak oldu, bende güzel karıcımı kuaförden sonra alışverişe götürüp en güzel elbiseleri alıcam. Güzel karıcım isterse ona yüksek topuklu ayakkabılarda alıcam dedim.

Sesi kesilmiş uyuyor gibiydi. Benim gibi oda çıplak kalmış şimdi her tarafını rahatça okşuyordum. Ceviz büyüklüğündeki göğüslerinden başlayarak göbeğine ve amına kadar yaladım.

Artık mızlanma değil hoşlanma fısıltıları geliyordu. Bacaklarını aralayıp amının dudaklarını öpüp yalamaya ve amının derinliklerine dilimle girip çıkmaya başladım.

Zevk aldığı her halinden belliydi. Bu güzel ve daracık delik açılmış girmemi bekliyordu. Fazla bekletmek istemedim. Hemen bir prezervatif taktım. Amının giriş kısmını bolca tükürükleyip yavaşça girip çıkmaya başladım. 

Tempo giderek hızlandı ve sikimin tamamını soktum. Hızlanan git gellerle boşaldım. Kendimi İrem’in yanına bırakırken çarşaftaki kanı gördüm. İrem’i kaldırıp banyoya götürdüm ve duş almasını söyledim. Kanlı çarşaf ve alezi çamaşır makinesine atıp yıkadım.

Duşa girdiğimde İrem hala yıkanıyordu. Boynuna bir öpücük kondurup bu bizim sırrımız olsun dedim. Başını sallayarak öyle olacak dedi.

O günden sonra ne zaman eşim Konya’ya gitse, İrem’le birlikteyiz.

Kızım tam bir afet oldu

Eşim Nilay ve 17 yaşına yeni giren kızım Ebru ile Antalya’da yaşıyoruz. Eşim hafta sonu iki günlüğüne Ankara’ya gidecekti, Cumartesi sabah havaalanına götürüp uçakla yolcu ettim.

Eve dönüp biraz televizyon izledim, biraz bilgisayara takıldım, öğlen olmuştu. Kızım Ebru dershaneydi ve dersi öğleden sonra bitiyordu. Ebru’ya bir sürpriz yapıp dershaneden alayım, yemeği de dışarıda yeriz diyerek dershanesine gittim. 

Gittiğimde henüz çıkmamışlar biraz bekledim. Az sonra çıkmaya başladılar, Ebru beni görünce şaşırdı. Anneni Ankara’ya yolcu ettim bizde baba kız eğleniriz dedim. Tamam, nereye gidiyoruz dedi. Öncelikle karnımızı doyurmaya, hadi bakalım dedim. 

Çantasını arabaya atıp, büyük bir alışveriş merkezine gittik ve karnımız doyurduk. 

Şimdi ne yapıyoruz dedi. Bende biraz alışveriş yapmamız lazım sana şık bir kıyafet düşünüyorum dedim. Kıyafeti duyunca boynuma atladı. Benim kıyafetleri çok sevdiği biliyorsun, tamam o zaman sana bırakıyorum dedi. Sonrada sen nasıl olsa düşünmüşsündür dedi.
Sen bana bırak gerisine karışma hadi gidelim dedim.

Daha sonra gece kıyafetleri ve abiye kıyafetler satan mağazaları dolaşmaya başladık. Her giydiği elbisede iltifatlar yağdırıp güzelliğini övmeyi ihmal etmiyordum. O mağaza senin bu mağaza benim dolaştıktan ve yüzlerce kıyafet denedikten sonra straplez kısacık bir gece elbisesi aldık. 

Aldığımız elbise vücudu saran, sırt dekolteli ve oldukça mini bir elbise. Çok sayıda mağaza dolaşıp bir çok seksi kıyafet giyip çıkardı ama üstünde karar kıldığımız bu seksi straplez ona çok yakıştı.

Elbisenin rengi siyah olduğu için Ebru’nun sutyeni elbisede sırıtıyordu. Sana bir takım siyah çamaşır alalım dedim. Evet, beyaz içinde hoş durmadı dedi. Mağazanın iç çamaşırı reyonuna geçip çamaşırlara baktık. Hep iddialı ve seksi modelleri gösterip hangisi diye soruyordum. Hepside birbirinden seksi çamaşırlardan bir tanesini seçip şu olsun dedik. 

Ödemeyi yapıp çıktıktan sonra hadi bakalım şimdi de ayakkabıcıya gidiyoruz dedim. Ebru ayakkabıda mı alıcaz dedi. Bu güzel elbisenin altına Convers giymeyi düşünmüyorsun herhalde dedim. Evet, şık bir ayakkabı güzel olur ama biraz yüksek topuklu olsun dedi.
Tamam, istediğin yükseklikte alırız dedim.

Ayakkabı mağazalarının da birçoğunu dolaştık. Platform tabanlı ve yüksek topuklu bir ayakkabıyı seçtik. Elbisenin rengi ile uyum içerisinde ve çok iddialı olacaktı.

Ebru her şeyi bana bırakmış istedikleri fazlasıyla gerçekleşiyordu. Elinden tutup gel bakalım şimdide biraz süslenelim diyerek bijuteri mağazasına götürdüm. Elbisene yakışacak bir şeyler şeç dedim. Uzun uzun denemelerden sonra bir kolye, bir çift küpe, iki tanede yüzük aldı.

Saate baktığımda akşam olmuş hava kararmaya başlamıştı. Hadi gidiyoruz dedim. Eve gittiğimizi düşünüyordu. Kuaförün önüne geldik in bakalım dedim. Kuaföre mi gidiyoruz dedi. Evet bu güzel şeyleri giyip bugün biraz eğlen bakalım dedim. Arabada bir kez daha sarılıp inanamıyorum çok güzel olacağım dedi. Sen zaten güzelsin sadece bugün bunu biraz ortaya çıkarıyoruz dedim. 

Gittiğimiz Kuaföre eğlence yerine gideceğimizi saçını ve makyajını buna uygun yapmasını söyledim. Parasının yanında bolca bahşiş vermeyi de ihmal etmedim. Ebruya dönüp seni arabada bekliyorum dedim.

Yaklaşık bir saat sonra Ebru geldiğinde gözlerime inanamadım, kuaför aldığı paranın hakkını vermişti. Ebru gözlerinin içi gülerek nasılım dedi. Fıstık gibisin seni yememek için kendimi zor tutuyorum dedim.

Arabaya binip eve geldiğimizde saat ilerlemişti. Alışveriş paketlerini açıp haydi aldıklarımız giy bakalım. Bende üstümü değiştirip geliyorum dedim. 

Yatak odasına gidip geceye uygun şık bir şeyler giydim. Salona geçip Eda’yı beklemeye başladım. Biraz sonra kapıdan başını uzatıp hazır mısın dedi. Hazırım deyince içeri girdi. Vücudunu saran mini elbise yüksek topuklu ayakkabılarla daha da minileşmiş bacaklarını güzelliğini ortaya çıkarmıştı. Saçı, makyajı ve takılarıyla karşımda tam bir afet vardı.

Gözlerimi alamıyordum, önümde defilede yürüyen mankenler gibi şov yapıyordu. Ayağa kalktım, bebeğim muhteşem olmuşsun dedim. Gelip bana sarıldı ve hepsini sen seçtin teşekkür ederim babacım dedi. Bende ona sarılıp, yanağına bir öpücük kondurdum ve senin için seçtiklerim bitmedi, gece yeni başlıyor dedim.

Nasıl yani dedi. Hadi soru sormayı bırakta gir koluma bakalım dedim. Öğleden sonra yediğimiz yemekle duruyorduk, akşam olmuş saat 22:00 ye geliyordu. 

Canlı müzik yapan bir restaurant’a gittik. Arabayı park ettim, Ebru koluma girdi, yüksek topuklarla benim boyumu geçmek üzereydi. Sakin ve nezih bir ortamda canlı müzik eşliğinde yemeğimizi yedik. Garson içecek olarak ne alırdınız dediğinde ben Bira istedim, Ebru kola istedi. Ebru kolasını içerken, burada kola içiyorsun ama biraz sonra gittiğimiz yerde sende bira içeceksin dedim. Nereye gidicez hem ben hiç bira içmedim dedi. Eğlenmeye diyerek üstü kapalı cevap verdim.

Yemeğimizi yedikten sonra gece kulüplerinin birinde aldık soluğu. Gecenin ritmi başlamış insanlar eğleniyordu. Ebru’nun elinden tutup dans pistine yürüdüm. Bir süre hoplayıp zıpladıktan sonra yorulunca yerimize oturduk.

Gelen garsona iki bira söyledim. Biralar gelince hadi bak bakalım tadına dedim. Terleyen Ebru buz gibi bira bardağını eline aldı önce minik bir yudum içti ve tahmin ettiğimden daha güzelmiş ben acı zannediyordum dedikten sonra birkaç yudum içti. Dinlenip tekrar kalkıncaya kadar biranın yarısından fazlasını bitirdi.

Pistte bir süre daha eğlendikten sonra hadi gidelim dedim. Hesabı ödeyip çıkarken daha birayı bitirmemiştim dedi. Olsun kalanı da gittiğimiz yerde içersin dedim. Başka yer mi gidiyoruz dedi evet bebeğim daha kurtlarımızı dökemedik değil mi dedim.

İkinci gece kulübüne gittik eğlence tam gaz sürüyordu, hemen bizde katıldık, müziğin coşkusunu doyasıya yaşadık. Yorulunca oturup biraları söyledik. Hem dinlenip hem biralarımızı yudumladık. Biralar bitince, Ebru elimden tutup hadi biraz daha kurt dökelim diyerek beni kaldırdı. Ebru ısınmaya başlamıştı. 

Dansın ve müziğin ritmine fazlasıyla ayak uyduruyordu. Kısacık olan elbisesi zaman zaman sıyrılıp iç çamaşırı görünüyordu. Aldırış ettiği yoktu ama ben ara ara düzeltiyordum. 

Yorulup tekrar oturduk ve yeni biraları istedik. Biralarımız yarım olmuşken slov dans müziği çalmaya başladı. Pisttekiler sarmaş dolaş dansa başlayınca hadi bizde dans edelim dedim. Ebru tamam deyip elini uzattı. Elinden tutup dansa kaldırdım.

Ebru içkinin etkisiyle her geçen dakika daha hoş oluyor, daha rahat hareket ediyordu. Ebru ellerini boynuma dolarken bende kollarımı beline doladım. Tek vücut olmuştuk, zaten etrafımızdakilerin çoğu da ayakta sevişir haldeydi. Birkaç dakika dans ettikten sonra hadi gidelim bu gecenin kalanını evde devam ederiz dedim. 

El ele geldiğimiz gece kulübünden yine el ele sevgililer gibi çıktık. Nasıl eğlendin mi diye sordum. Çok hem de çok eğlendim dedi. Arabaya bindik giderken bir büfenin önünde durup yüksek alkollü kırmızı biralardan aldım. 

Arabanın ön koltuğunda oturan ve elbisesi sıyrılmış olan ebru’nun koltuğunu biraz arkaya yatırıp rahatça ayaklarını uzatmasını söyledim. Külotuna kadar bacakları ortaya çıkmıştı. Yolda giderken elimle bacaklarını hafiften okşayarak, çok güzel bacakların var bebeğim dedim. Gülümseyerek öyle mi dedi. Evet, şuna baksana sütün gibiler diyerek tekrar okşadım.

Eve gelmiştik biralarımızı alıp salona geçtik. Kendi bardağıma normal bira koyarken, Ebru’nun bardağına yüksek alkollü biradan doldurdum. Biraları yudumlarken müziği açtım. Oturduğumuz yerde hem dinliyor hem içiyorduk. 

Ben ilk birayı içmeden Ebru ikinciye başlamıştı. Hadi sağlığına, hadi güzelliğine diye kadeh kaldırıyordum ama içmiyordum.
Ebru oturduğu koltuğa iyice yayılmış, biraları götürüyordu. Biraz sonra kalkmak için hamle yaparken hemen elinden tutup kaldırdım. Tuvalete gideceğini söyledi ama alkolün etkisiyle dili dolanmaya başlamıştı. 

Koluna girip tuvalete kadar götürdüm. O tuvaletteyken ikinci biranın kalanını da bardağına doldurup slov dans müziklerini ayarladım.
Tuvaletten çıkınca hemen koluna girip koltuğuna oturttum. Ebru iyice neşelenmiş kahkahalar atıyordu. 

Bardağını verdim ve en kötü günümüz böyle olsun diyerek kadeh kaldırdım. Ebru birayı su gibi içiyordu. Bardağın sonuna doğru dans edelim mi dedim. Gözleri yarı açık olur dedi. Elinden tutarak kaldırdım ama bıraksam düşecekti sanki. Kollarımı beline dolarken, onun kollarını da boynuma doladım.

Yine tek vücut olmuştuk. Bir süre öyle dans ettik. Ama dans değil sanki sevişiyordum. Ebru’nun ayakta duracak hali kalmamıştı. Hadi seni yerine yatırayım diyerek yatak odasına doğru götürdüm. Ayaklarını atmakta zorlanıyor yürüyemiyordu. Sürükleyerek götürüp yatağa yatırdım.

Yarı sızmış haldeki Ebru yatakta tüm seksiliği ile uzanıyordu. Saçlarını okşayıp öperek boynuna indim. Boynundan göğüslerine doğru yalayarak elbisesine geldim. Elbisenin üstünden göğüslerini okşayarak külotuna geldim. Minicik string külotunun üstünden koklayıp öperek bacaklarına doğru indim. İki bacağınıda okşayıp yalayarak ayağına kadar geldim. Ayakkabıları hala ayağında idi ve ona çok yakışmıştı. 

Önce elbisesini sıyırıp çıkardım. Böylece iç çamaşırlar ve ayakkabıları ile kalmıştı. Göbek deliğinden başlayarak göğüslerine doğru yalayarak çıkıp sutyen’ini çıkardım. Limon kadar olan göğüslerini yaladıktan sonra göğüs uçlarına ısırıklar attıktan sonra aşağıya doğru yöneldim.

Hiç acelem yoktu, yatağımdaki lolitanın tadını çıkarıyordum. Mağazada gördüğüm o string külot şimdi Ebru’nun üstünde tüm seksiliği ile beni azdırıyordu. Amının dudaklarını anca kapatan bu minicik çamaşırı içindeki amla birlikte koklayıp yavaşça çıkarttım.

Üzerinde sadece ayakkabılar kalmıştı. Bacaklarını okşayarak ayakkabılarını çıkarttım. Ayakuçlarından başlayarak amına kadar öperek geldim. Amına geldiğimde dilimi içine doğru sokup yalamaya ve emmeye başladım. Tazecik amı o kadar tatlıydı ki yalamaya doyamıyordum.

Kendime gelip bir nefes aldıktan sonra bir çırpıda soyundum. Artık bende Ebru gibi çıplaktım. Aletimi yüzünde ve dudaklarında gezdirdikten sonra prezervatif taktım. Bacaklarını aralayıp amının dudaklarına tekrar yumulup yalamaya başladım. Sanki dilimle siker gibi iyice kayganlaştırdım. 

Kayganlaşan ve açılan deliğe aletimin kafasını küçük vargellerle yavaş yavaş soktum. Bütün gün beklediğim ve istediğim an gelmişti artık içindeydim. Ritmik hareketlerle boşalma noktasına yaklaşırken dudaklarına yumuldum. İçine girip çıkıyor aynı zamanda dudaklarını emiyordum. Bu anlatılmaz yaşanır zevk havai fişek gibi patlayan menilerimle son buldu.